Friday, March 14, 2014

NATO tarafından eski Yugoslavya’ya karşı askeri operasyon başlatılalı 15 yıl oldu.

Kiyev için Balkan dersi
Fakat Balkan trajedisinin gölgesi yeniden Doğu Avrupa’yı kaplamakla tehdit ediyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bunu önlemek için ne yapmalıdır? Balkan olaylarına tanık olanlar ve katılanlar bu konuları görüşüyorlar.
ABD dünya politikasında üstün konum aldığı 1990lı yılların sonlarına doğru Vaşington şu problem ile karşı karşıya gelmişti: Bu gerçeğin uluslararası toplumun bilincinde sağlama bağlanması için ne yapmak gerek? Geopolitik problemler Akademisi başkanı korgeneral Leonid İvaşov, Batı’nın herkesi bu gerçeğe inandırma aracı olarak Yugoslavya’yı seçtiğini belirterek şunu söyledi:
O zaman iki kutuplu dünya düzeni vardı. Uluslararası güvenlik sistemi ve genellikle uluslararası hukuk sistemi güç dengesi döneminde oluşuyordu. Böyle durumda iki kutuplu güvenlik modeli oluşmuştu. Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra Amerika’nın Birleşmiş Milletler Tüzüğünün tüm uluslararası hukuk kurallarına yan baktığı ve bu kuralların Amerika’yı rahatsız ettiği açık olmuştu. Amerika bu normlara uymaktan vazgeçerek dünyaya kendi davranış kurallarını dayatmak istedi. Yugoslavya’nın topraklarında güç dengesi gibi demokratik koşullarda meydana getirilen uluslararası güvenlik sisteminin kaderi belirleniyordu.
Yugoslavya kurban olarak rasgele seçilmedi. İslav tarihi Enstitüsü Balkan krizini inceleme merkezi şefi Yelena Guskova Yugoslavya’ya karşı gerçekleştirilen silahlı saldırıyı çok uluslu devletin dağıtılması amaçı ile düzenlenen operasyonun bir kısmı olarak nitelendirerek şunu söyledi:
Bunun nedeni, Yugoslavya yönetiminin uysal olmak ve dıştan dayatılan irade ile mutabık kalmak istememesi oldu. 1998 Ekiminde Slobodan Miloşeviç ile o zaman ABD’nin Kıbrıs ve Yugoslavya’daki özel temsilcisi görevini yapan Riçard Holbruk arasında yapılan görüşmeler istenilen sonuçlar vermemiş ve Slobodan Miloşeviç Yugoslavya’nın topraklarına NATO birliklerinin konuşlandırılmasına izin vermemişti. Nato Miloşeviç’i cezalardırmaya karar verdi.
Neticede eski Yugoslavya’nın topraklarında oluşan devletlerin ekonomisi harap hale geldi. Tarım yaptırımların etkisi altında yıkıldı,sanayi üretimi de gerçekte mahvoldu Tüm bunlar Avrupa ülkelerinin işine yaradı. Onlar mallarına müşteriler bulmada yeni olanaklara ulaştılar. Leonid İvaşov şimdi Ukrayna’da da benzer durumun oluşabileceği fikrini belirterek şunu söyledi:
Bugün Ukrayna’da tanık olduğumuz gelişmeler eski politikanın devamı olarak nitelendirilebilir. Zaten Yugoslavya’da elde edilen deneyim, Avrupa’nın, devletin yıkılmasından ekonomik yarar elde edebildiğini gösterdi, Yıkılan ülkelerin temelinde Avrupa ülkelerinin malları için sürüm piyasası oluşuyor.
Korgeneral İvaşov’un kanısınca Ukrayna asıl Rusya’nın gelişmelere karışması sayesinde Balkan senaryosuna benzer kaosa sürüklenmedi. Yeni Ukrayna yönetimi Batı hamileri ile birlikte Rusya’nın Kırım’daki eylemlerinden dolayı öfke belirtiyorlar. Fakat kimse, böyle bir şey olmasaydı Ukrayna kana boğulacaktı, demiyor.
Tamamını oku: http://turkish.ruvr.ru/2014_03_13/Kiev-ichin-Blkan-dersi/