Fakat Balkan trajedisinin gölgesi yeniden Doğu
Avrupa’yı kaplamakla tehdit ediyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bunu
önlemek için ne yapmalıdır? Balkan olaylarına tanık olanlar ve
katılanlar bu konuları görüşüyorlar.
ABD dünya
politikasında üstün konum aldığı 1990lı yılların sonlarına doğru
Vaşington şu problem ile karşı karşıya gelmişti: Bu gerçeğin
uluslararası toplumun bilincinde sağlama bağlanması için ne yapmak
gerek? Geopolitik problemler Akademisi başkanı korgeneral Leonid İvaşov,
Batı’nın herkesi bu gerçeğe inandırma aracı olarak Yugoslavya’yı
seçtiğini belirterek şunu söyledi:
O zaman iki kutuplu
dünya düzeni vardı. Uluslararası güvenlik sistemi ve genellikle
uluslararası hukuk sistemi güç dengesi döneminde oluşuyordu. Böyle
durumda iki kutuplu güvenlik modeli oluşmuştu. Sovyetler Birliğinin
dağılmasından sonra Amerika’nın Birleşmiş Milletler Tüzüğünün tüm
uluslararası hukuk kurallarına yan baktığı ve bu kuralların Amerika’yı
rahatsız ettiği açık olmuştu. Amerika bu normlara uymaktan vazgeçerek
dünyaya kendi davranış kurallarını dayatmak istedi. Yugoslavya’nın
topraklarında güç dengesi gibi demokratik koşullarda meydana getirilen
uluslararası güvenlik sisteminin kaderi belirleniyordu.
Yugoslavya
kurban olarak rasgele seçilmedi. İslav tarihi Enstitüsü Balkan krizini
inceleme merkezi şefi Yelena Guskova Yugoslavya’ya karşı
gerçekleştirilen silahlı saldırıyı çok uluslu devletin dağıtılması amaçı
ile düzenlenen operasyonun bir kısmı olarak nitelendirerek şunu
söyledi:
Bunun nedeni, Yugoslavya yönetiminin uysal
olmak ve dıştan dayatılan irade ile mutabık kalmak istememesi oldu. 1998
Ekiminde Slobodan Miloşeviç ile o zaman ABD’nin Kıbrıs ve
Yugoslavya’daki özel temsilcisi görevini yapan Riçard Holbruk arasında
yapılan görüşmeler istenilen sonuçlar vermemiş ve Slobodan Miloşeviç
Yugoslavya’nın topraklarına NATO birliklerinin konuşlandırılmasına izin
vermemişti. Nato Miloşeviç’i cezalardırmaya karar verdi.
Neticede
eski Yugoslavya’nın topraklarında oluşan devletlerin ekonomisi harap
hale geldi. Tarım yaptırımların etkisi altında yıkıldı,sanayi üretimi de
gerçekte mahvoldu Tüm bunlar Avrupa ülkelerinin işine yaradı. Onlar
mallarına müşteriler bulmada yeni olanaklara ulaştılar. Leonid İvaşov
şimdi Ukrayna’da da benzer durumun oluşabileceği fikrini belirterek şunu
söyledi:
Bugün Ukrayna’da tanık olduğumuz gelişmeler
eski politikanın devamı olarak nitelendirilebilir. Zaten Yugoslavya’da
elde edilen deneyim, Avrupa’nın, devletin yıkılmasından ekonomik yarar
elde edebildiğini gösterdi, Yıkılan ülkelerin temelinde Avrupa
ülkelerinin malları için sürüm piyasası oluşuyor.
Korgeneral
İvaşov’un kanısınca Ukrayna asıl Rusya’nın gelişmelere karışması
sayesinde Balkan senaryosuna benzer kaosa sürüklenmedi. Yeni Ukrayna
yönetimi Batı hamileri ile birlikte Rusya’nın Kırım’daki eylemlerinden
dolayı öfke belirtiyorlar. Fakat kimse, böyle bir şey olmasaydı Ukrayna
kana boğulacaktı, demiyor.
Tamamını oku: http://turkish.ruvr.ru/2014_03_13/Kiev-ichin-Blkan-dersi/
Tamamını oku: http://turkish.ruvr.ru/2014_03_13/Kiev-ichin-Blkan-dersi/