Tarihin en hızlı çözülen planlı cinayeti: Soma Holding, AKP’yi seçim kömürüyle besleme karşılığında yüzlerce işçiyi katletme “ruhsat”ı almış. Katillerin yasına da timsahların gözyaşlarına da ihtiyacımız yok. Biz yasımızı tutuyoruz zaten. Yas değil, isyan vakti! Faşizmi grizu gibi patlatıp başlarına yıkmazsak ah olsun bize!
Nefesimiz kesiliyor. Sözün gerçek anlamında…Bir kavun deposunda boylu boyunca yatan ölülerimiz, bir kamyonun kasasında istiflenmiş tabutlarımız, bir sedyeyi kirleten ayaklarımız…
Takım elbiseleriyle onlar, polis ve jandarma kordonunun korumasında, muhtemelen rüşvet gelmiş takım elbiselerini bile kirletmeye kıyamadan…
*
Tarihin en hızlı çözülen planlı cinayeti: Soma
Holding, AKP’yi seçim kömürüyle besleme karşılığında yüzlerce işçiyi
katletme “ruhsat”ı almış. Emin olabiliriz, kömürlere ayakkabı kutuları,
pahalı saatler eşlik etmiş. Soma’daki emniyet önlemleri için yapılan
başvuruyu AKP’nin can havliyle reddetmesi de bu yüzden.Böylece %90′ı taşeron, bir kısmı çocuk olmak üzere yüz-ler-ce işçi, çoğu karbonmonoksit zehirlenmesinden olmak üzere, “tatlı tatlı” ölmüş.
Başbakan üzülmüş. Nasıl üzülmesin, bir ayakkabı kutusu madeni çöktü.
*
Dünyadaki en büyük maden “kaza”sı ve dünyanın ikinci en büyük sanayi
katliamı, devrim öncesi Çin’de 1942′de gerçekleşti. Bu kazada Benxhiu
Kömür Madeni’nde 1549 işçi hayatını kaybetti. O sırada Çin’i işgal
altında tutan Japon emperyalizmi çekildikten sonra işçiler madene el
koydu. Ölenlerin 31’i Japon, gerisi Çinliydi ve Japonlar ilk ölü
sayısını 34 olarak bildirdi. Sadece kendi ölülerini saymış olmalılar! Alçaklığın evrensel tarihi bunu da yazmalı.Üstelik yalnızca evrensel değil sürekli bir alçaklık bu: Manisa Belediye Başkanı, Soma’da en az 157 işçinin öldüğünü açıkladıktan saatler sonra bile “ulusal” TV kanallarının birçoğu ölülerimizin sayısını 17 diye bildiriyordu… Çin’deki kazayla ilgili ilk gazete haberleri yalnızca 40 sözcüktü ve Japonlar, madencilerin yakınları gelmesin diye bölgeyi elektrikli tellerle çevrelemişti; Soma’ya TOMA’lar, jandarmalar gönderildi… Japonlar madeni tamamen boşaltmadan mühürledi, savaş sonrası Sovyetler olayı soruşturduğunda, ölümlerin çoğunun karbon monoksitten olduğu anlaşıldı… (Kaynaklar: [1], [2]) [Bu yazı yayımlandıktan sonra Başbakan bu olaydan bahsederek "Bunlar olağan şeylerdir" dedi. Japon emperyalizminin Çin'de yaptığı açık bir katliamı örnek göstermesi suçunu ikrar değilse nedir?]
*
Soma’da hangi ihmallerin kaç yüz kişiyi öldürdüğünü elbet
öğreneceğiz. Kayıplarımız için 600′lü rakamlar telaffuz edilmeye başladı
bile. Görünen o ki, 50 yılın en büyük kitlesel işçi katliamıyla karşı
karşıyayız.Diri diri yakılan, boğulan, gömülen yüzlerce işçi…
Şimdi “ulusal yas”tan bahsediyorlar. Kendilerini korumak, eylemleri engellemek için bu kararı almak zorunda kaldıkları aşikar. Zaten Soma protestolarına saldırarak cinayeti üstlendiler.
Katillerin yasına da timsahların gözyaşlarına da ihtiyacımız yok. Biz yasımızı tutuyoruz zaten.
Yas değil, isyan vakti!
Faşizmi grizu gibi patlatıp başlarına yıkmazsak ah olsun bize!