Çetin AGAŞE
Rotahaber
31 Mart İsyanı,
şimdi yerinde Gezi Parkı olan Topçu Kışlası’nda başlamış. Avcı Taburu’na bağlı
alaylı askerler, kendilerine önderlik eden
din adamlarıyla birlikte ayaklanmış. Selanik’ten gelen Hareket Ordusu isyanı
bastırmış.
Taksim Meydanı
birçok tarihi olaya ev sahipliği yapmış, İstanbul’un kalbi sayılabilecek önemde
bir alandır. Büyük meydandan aşağıya İstiklal Caddesi’nden Tünel’e doğru,
kırmızı, nostaljik tramvay akar gider.
İki yanında
rengarenk vitrinleriyle dükkanlar, cafeler, sinemalar, kültür merkezleri
sıralanır. Yürüyemezsiniz çoğu kez İstiklal’de, kalabalık sizi alır götürür,
sadece akışa uyarsınız.
Renkli tarafa
sırtınızı dönüp meydandan Harbiye yönüne yürürseniz karşınıza Gezi Parkı çıkar.
Taksim yönünden merdivenlerle çıkılan bir teras ve arkasında içinde bir de
havuzu olan ağaçlarla çevrili bir park.
Gezi Parkı…
Eskiden Harbiye
tarafında başka bir parka küçük bir yaya köprüsüyle de bağlıydı. Şimdi galiba
çalışmalar yüzünden o köprü de yok…
Gezi Parkı,
Taksim’in tek yeşil alanı olduğu kadar tarihiyle de önemli bir alan. III. Selim
tarafından Anadolu yakasındaki Selimiye Kışlası’nın, Avrupa yakasındaki
karşılığı olarak yapılmış. Ordudaki reformların merkezlerinden birisi olmuş.
Birkaç kez tamirat görmüş vesaire …
Tarihe adını ise
bir isyana ev sahipliği yaparak yazdırmış. 31 Mart ayaklanması… 13 Nisan 1909
tarihinde gerçekleşen isyan Rumi Takvim’e göre 31 Mart’a denk geldiği için bu
adla anılmış.
31 Mart
İsyanı, şimdi yerinde Gezi Parkı olan
Topçu Kışlası’nda başlamış. Avcı Taburu’na bağlı alaylı askerler, kendilerine
önderlik eden
din adamlarıyla birlikte ayaklanmış. Önce komutanlarını öldüren askerler
‘Şeriat isteriz’ nidalarıyla yakıp yıkmışlar İttihatçı subayları, mebusları
buldukları yerde öldürdümüşler. İsyan 24 Nisan’a kadar sürmüş.
Selanik’ten
gelen Hareket Ordusu isyanı bastırmış. Elebaşları 5 meydanda kurulan
darağaçlarında asılmış. Taht el değiştirmiş, Abdülhamit dönemi son bulmuş…
Hareket Ordusu
isyanı bastırırken, isyanın merkezi olan Topçu Kışlası’na da hatırı sayılır
zarar vermiş. Kışla bu tarihten itibaren askeri amaçlar dışında kullanılmaya
başlanmış. Müze olmuş, sergi alanı, gösteri merkezi olmuş. En son Taksim Stadı
olmuş, ilk milli maçımızı, ilk gece maçımızı orda oynamışız. Sonra yıkılmış
Gezi Parkı olmuş.
Gezi Parkı, en
başta kışla olduğu zamandaki gibi yine bir isyana ev sahipliği yaptı. Başbakan
ben oraya Topçu Kışlası kılıklı bir AVM yapacağım diye inatlaşınca önce ağaçları
kurtarmak isteyen bir avuç insan, parkta nöbet tutmaya başladı. Gündüz gaz
sıkıp dövdürdü polisler bu eylemcileri. Sonra bir de gece basıp, basınçlı
suyla, gazla püskürttüler, çadırlarını yaktılar.
Karışmıyoruz
hayatınıza diyen Başbakan çocuklarımızın okullarını alıp kimseye sormadan imam
hatip yapan başbakandı.
Akşam 10’da
işten eve giderken bira almamı yasaklayan başbakandı. Kürtaj için sezaryen için
ferman çıkartan başbakandı.
Kimseye sormadan
savaşan, barışan, kaç çocuğumuz olması gerektiğine bile karar veren
Başbakan’dı. Şimdi yine bildiğini okuyor tüm itirazlara rağmen ‘hayır’ diyenin
üzerine polisi gönderiyordu.
Bir ben bilirim
diyen Başbakan’a kızan herkes Gezi Parkı’na sahip çıktı. On binler alanlarda
polisin karşısında inatla durdu. Topçu Kışlası inadındaki hükümet, panzeriyle,
gazıyla bir kez daha dövmeye kalkışınca “hayır” diyenleri, ok yaydan çıktı.
Nerdeyse Türkiye’de tüm meydanlar Taksim Meydanı, her park Gezi Parkı oldu.
Başbakan
korkutup susturduğu için televizyonlar belgesel yayınladı gaz fişekleri
insanları yaralarken, 100 bin kişi meydanları işgal ederken gazetelerden
yaşananların haberini yazamayanlar oldu. Başbakan televizyona çıktı sonra… Sesi
düne göre bir alt perdedendi ama yine de inadım inat “Ben Topçu Kışlası’
yapacağım dedi!
Bir yanda 31
Mart şeriatçı isyanın ev sahibi Topçu Kışlası, öte yanda hayat tarzlarını,
ağaçlarını korumak için direnenlere ev sahipliği yapan Gezi Parkı.
Kararı siz
verin.